Vücudun tuza olan ihtiyacı ve eksikliğinde çalan alarmlar.. Tuz ve sodyum eksikliği meselesine bir de burdan göz atın!
Bizim de size bir soru sormamıza izin verin: Tansiyonunuzdan haberiniz var mı? Boston Üniversitesi’nde yapılan yeni ve önemli bir araştırmaya göre, tuzun zararlı etkileriyle ilgili çıkarımlar zaten yüksek tansiyonu olanlar üzerindeki araştırmalara dayanıyordu ve bunlar hâlâ geçerliliğini koruyor. Fakat sağlıklı bir kalbe sahip olanlar için tuzun zararlarıyla ilgili hiçbir bağlantı yok. Oldukça cezbedici bir düşünce olsa da, bu bile tansiyonu 120’ye 80 olanların “yiyebildiğin kadar ye” açık büfesinde istediğini götürebileceği anlamına gelmiyor. Bu araştırma, vücudumuzla yediklerimiz arasındaki etkileşimden ne kadar az haberimiz olduğunu kanıtlıyor. Örneğin, aynı araştırma, potasyumu artırmanın sodyumu kısmaktan daha etkili olabileceğini savunuyor. Kısacası, mikrodalgada ısıttığınız pizzalarla besleniyorsanız, artırılmış tuz miktarı muhtemelen endişelenmeniz gereken son şeydir. Ancak fileto balığınızı deniz tuzuyla ovalamak istiyorsanız, her şey serbest.
İDARİ KADRO
Hâlâ ikna olmadıysanız, yaranıza tuz basmak için daha çok sebep sunuyoruz.
METABOLIZMANIZI KORUYUN
İyot eksikliği tiroid problemlerine yol açarak metabolizmanızı aksatabilir. Deniz ürünleri tüketmiyorsanız, tavuk göğsünün üstüne ekeceğiniz bir tutam tuz işleri yoluna koyacaktır.
DAHA HIZLI TOPARLANIN
Zorlu ağırlık çalışmalarında terlemeyle kaybedilen sodyum, yeniden alınmadığında kramplara yol açabilir ve kas onarımını önleyebilir. Shake’lerinize biraz serpiştirin.
MUTLAKA SU İÇİN
Sıcakta antrenman yaptığınızda, antrenmandan önce tuz almak (tabii ki suyla beraber) susuz kalmanızı engeller. Bir elektrolit içecek deneyebilirsiniz.