Suudi Saldırılarıyla Yemen’in Kültürel Varlıkları Yıkılıyor

Hoover Barajı’nın iki katı büyükteki Büyük Marib Barajı bin yıldan fazla bir süre tarihi güney Arabistan’ın en büyük kentinin su ihtiyacını karşıladı. Bugünse sadece kanalları duruyor.

Suudi Arabistan önderliğinde Yemen’e karşı gerçekleştirilen hava saldırılarında, Antik Büyük Marib Barajı’nın yanı sıra birçok kültürel varlık yitirildi. 

Antik dünyanın en önemli mimari harikalarından biri olan ve Yemen’in merkezinde bulunan Büyük Marib Barajı, yerel haberlere ve yerel kaynaklarla iletişim halinde olan arkeoloji uzmanlarına göre bir hava saldırısında hasar gördü.

Antik Marib, İ.Ö. ilk bin yılda gelişen, refah içindeki Saba Krallığı’nın başkentiydi. Yemen’in en önemli antik SİT alanı olarak kabul edilen Büyük Baraj’ın kalıntılarının yanı sıra Saba başkentinde yapılan arkeolojik kazılar, İslamiyet öncesi krallığın en önemli tanrısı Almaqah’a adanmış iki gösterişli tapınak alanını da ortaya çıkardı.

Marib’de bulunan binlerce yazıt, araştırmacılara krallığın kanunları, kurumları ve günlük yaşantısının ayrıntılarına dair çok detaylı bir kaynak sunuyor.

Geçtiğimiz birkaç hafta boyunca Şii Husiler ile Yemen Devlet Başkanı Mansur Hadi’nin güçleri arasında Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon tarafından da hava saldırılarıyla desteklenen savaş, ülkenin merkezindeki petrol ve elektrik üretim tesislerinin bulunduğu modern Marib kenti çevresinde şiddetini artırdı. Antik Marib de modern Marib’e yalnızca birkaç kilometre uzaklıkta.

Büyük Baraj’ın gördüğü hasar geçen Pazar günü sosyal medya ve yerel haberlerde yer aldı. Bununla birlikte ülkenin tamamında iletişim kanallarının kullanılamaz hale gelmesi uluslararası arkeoloji topluluğundan bağımsız bir doğrulama almayı da zorlaştırıyor.

Büyük Baraj’ın kalıntılarını inceleyen ve restore eden Alman Arkeoloji Enstitüsü (DAI) Sana Şubesi direktörü Iris Gerlach’a Marib’in yerel yöneticilerine yakın kaynakların verdiği bilgilere göre hava saldırısı iyi korunmuş kuzey kanalını vurdu.

Yemenli yetkililer, bu saldırıdan Husilere karşı savaşı havadan destekleyen Suudi Arabistan koalisyon güçlerini sorumlu tutuyor. Washington’daki Suudi Büyükelçiliği’nin basın bürosu konuya ilgili yorum talebimizi yanıtsız bıraktı.

Çöl Başkentinin Değerli Tarihi

İ.Ö. sekizinci yüzyıldan İ.S. beş ya da altıncı yüzyıla kadar Büyük Baraj, Güney Arabistan’ın en büyük kenti Marib’in çevresindeki çölde yaşam kaynağı oldu. Barajın 15 metre yüksekliğinde, 650 metre uzunluğundaki kerpiç istinat duvarı (Hoover Barajı’nın iki katı uzunluğunda) bitişiğindeki dağlık bölgelerden akan muson yağmur sularını 10 bin hektarlık tarım alanı sulayabilen bir sulama sistemini besleyen iki kanala yönlendiriyordu.

Büyük Baraj bin yıllık hizmeti süresince birkaç kez hasar gördü ve yeniden yapıldı (bir yazıtta bu onarımlarda 20 bin erkek ve 14 binden fazla deveye ihtiyaç olduğu belirtiliyor). İ.Ö. üçüncü yüzyılda Saba Krallığı’nın komşu Himyarlar tarafından fethedilmesinin ardından bu bakımlar daha da sıklaştı.

Altıncı yüzyılın ortaları ile Hz. Muhammed’in 632’deki ölümü arasında baraj son hasarını aldı. Kuran’da da bahsi geçen bu olay Saba halkının Allah’ı reddetmesinin ardından verilen bir ceza olarak tasvir edildi.

Görüntüler hasarın kuzey kanalının yedi metre yüksekliğindeki kulesinde olduğunu ortaya koyuyor. Daha önceki baraj yapılarından alınarak yeniden kullanılan kalker blokların çoğu antik Saba ve Himyar krallıklarının yazıtlarını içeriyor.

Büyük Marib Barajı’nın kanalları zaman içinde eski yapılardan alınan ve çoğu antik yazıtlara sahip blok taşlarla yeniden inşa edildi. [Fotoğraf: DeAgostini/Getty Images]

Yemen’deki Çatışmanın Diğer Kayıpları 

Yemenli kaynaklar Gerlach’a Marib’in 35 kilometre batısında yer alan Saba kenti Sirwah’ın da yerel valinin sarayına yakınlığından dolayı bir süre önceki çatışmada ciddi bir hasar aldığını söyledi. Sirwah’ın en önemli anıtlarından biri olan ve krallığın en güçlü hükümdarlarından Büyük Karibil’in kahramanlıklarını tasvir eden yedi metre uzunluğundaki yazıtın kaderi ise bilinmiyor.

Gerlach, DAI’nin UNESCO’ya Suudi hükümetine bildirilmek üzere Yemen’deki “saldırı yapılmayacak” en önemli arkeolojik sit alanlarının listesini verdiğini söylüyor. “Yapabileceğimiz çok fazla bir şey yoktu,” diyor. “Ama en azından bunu yapabildik.”

Bu arada 21 Mayıs’ta başka bir Suudi hava saldırısı Dhamar Bölgesel Müzesi’ni yerle bir etti. Burası Marib’in 145 kilometre güneybatısındaki Dhamar valiliğinin en büyük müzesiydi. Müze 150’den fazla antik Güney Arap yazıtına ev sahipliği yapıyordu. Bu eserlerin arasında Yemenin dağlık bölgelerinden bilinen en eski yazıtlar da vardı.

Müzenin yazıtları Pisa Üniversitesi ve Yemen kuruluşlarının işbirliği sonucunda online olarak var olmaya devam ediyor. Ülkenin dokuz müzesinden 700’den fazla antik yazıt da envanterleri tutularak dijital hale getirilmiş. Proje direktörü Alessandra Avanzini nihai amacın antik Güney Arap yazıtlarının kurtarılması ve yayılması olduğunu söylüyor. Bu şekilde araştırmacılar bölgenin İslamiyet öncesi tarihi hakkında daha fazla bilgi sahibi olabilecek. Avanzini “Açıkçası projeyi başlattığımızda ‘kurtarma’nın gerçek anlamıyla söz konusu olacağını düşünmemiştim,” diyor.

 

 

 

Kaynak: http://www.nationalgeographic.com.tr/makale/kesfet/suudi-saldirilari-yemenin-kulturel-varliklarini-yikiyor/2487

Görüntülenme Sayısı:
579
Kategoriler:
Çevre · National Geo

Yorumlar yapılamaz.