1937’de Mercedes-Benz dönemin en ileri teknolojisini kullanarak 12 silindirli W 125 Rekordwagen’i inşa etti ve ertesi yıl araç direksiyonunda Rudolf Caracciola ile saatte 432 km maksimum hıza ulaştı. Silver Arrow lakabı takılan 736 beygir güçlü yarışçı güzel ve fonksiyoneldi.
Marka, yakın zamanda aynı ruhla EQ Silver Arrow konseptine imza attı; tamamen elektrikli tek koltuklu araç, rekor kıran selefini onurlandırırken, geleceğe de bir pencere açıyor. Silver Arrow sadece gösterim amacı taşımasına rağmen otomobil tasarımındaki birçok detay markanın henüz duyurduğu ilk tamamen elektrikli crossover aracı EQC’yu yansıtıyor.
Bu yılki Monterey Car Week’te konsept otomobilinin sunumunu gerçekleştiren Mercedes-Benz’in baş tasarımcısı Gorden Wagener “Gelecek yüzyıl için yeni bir Silver Arrow efsanesi yarattık” diyor. Esin perisi gibi o da saf bir tasarıma ve net hatlara sahip. Ancak EQ Silver Arrow konseptinin gövdesi metal yerine karbon fiberden imal edildi ve kırmızı altından yapılmış çok parmaklı, iri tekerleklerle donatıldı. Sıvı metal görünümlü Alubeam Silver boyası, Mercedes-Benz’in boya ve döşemeden sorumlu kıdemli müdürü Claudia Braun ve ekibi tarafından tasarlandı. Bu görünüm, otomobilin gövdesini metal bir ten gibi saran partiküller kullanılarak elde edildi.
Kabinde Saddle Brown deri ve ince çizgili ceviz, zımparalanmış alüminyum döşeme unsurlarla kontrast yaratırken geniş panoramik ekran sürücünün çevresindekileri üçboyutlu olarak gösteriyor.
Mercedes-Benz gelecekte güç aktarım mekanizması konfigürasyonun elektrikli olacağına inanıyor, dolayısıyla konsept de 738 beygir güçlü elektrikli motorlar ve menzilin 400 km’yi aşmasını sağlayan batarya paketiyle çalışıyor.