Yıllardır danışanlarımla birlikte geliştirdiğim mottolardan, WH için bir derleme yaptım. En önemli mottomuz da şu: Diyet konuşma, hayat konuş!
Yazı:Diyetisyen Elvan Odabaşı
HAYAT TABAĞINI ÇEŞİTLENDİR
Hayattan doymayan, tabaktan da doymuyor. Öğrendiğin yeni bilgiler, yapmış olduğun seyahatler, tanıştığın yeni insanlar, dinlediğin müzik, izlediğin film, sarıldığın sevgilin, saçını okşadığın çocuğun, başını yasladığın göğüs, kokladığın çiçek, boyadığın tuval, diktiğin düğme senin hayat tabağında yer alıyor. Hayat tabağını ne kadar çeşitlendirirsen, iştahın konusunda da bir o kadar emniyette olursun. Mesela hazırladığın makarnaya mayonez eklemek yerine Pavorotti ve Mercedes Sosa’yı aç; eşsiz sesleri hem makarnana hem de hayatına lezzet katsın. Yediğin tam buğday makarnası veya kinoadan bahsetmeyi bırak; müziğin sesini aç ve dinlediklerini, okuduklarını, gezdiklerini, gördüklerini, tecrübelerini anlat. Hayat paylaştıkça doyurur.
KİLO ALMA KORKUSUNDAN KURTUL
“Su içsem yarıyor” cümlesi ile başlayan süreç; “Ne yesem kilo alıyorum”, “Benim metabolizmam çalışmıyor”, “Aslında yediklerimi tolere edemiyormuşum”gibi cümlelere kadar geldi. Evet, karşında yemek anksiyetesi süreci var. “Bu yediğim bana kilo aldırır mı?” düşüncesi ile kilo alma moduna geçirdiğimiz bedenimizin ayarlarını tekrar normale döndürmek ise bir cümle kadar basit ama bir o kadar da zor. Sana önerim, “21 gün hayatımdan şu gıdayı çıkarıyorum” cümlesinin yerine “Yediklerim ile mutluyum” cümlesini koyman. Şu üç cümleyi her öğün sonrası tekrarlayabilirsin: “Yediklerim ile mutluyum. Yediklerim ile canlıyım. Yediklerim ile sağlıklıyım.”
DİYET LİSTELERİ VEREN KİTAPLAR SATIN ALMA
Son 20 yıldır yüzlerce diyet kitabı çıktı. Çoğunun içi sadece diyet listeleri ile dolu. İşte bunlardan uzak durmalısın. Hep söylediğimiz bir cümle şu aslında: “Diyet kişiye özel olmalı.” Artık sana özel bir diyet kitabı yazmanın zamanı geldi. Ama ilk liste senden gelmeli: Önce hayallerini liste hâline getir ki diyette nasıl bir karaktere sahip olduğunu bulalım. Diyete başlamadan önce sağlık muayenesi yaptırmayı unutma. Bedenin, ruhun ve aklın arasındaki ilişkiyi iyi kurduğumuz zaman kilo vermen de çok kolay olacak.
KENDİNE KEYİF KALORİSİ AYIR
Evet, hani o karşı koyamadığın yiyecekler var ya… O yiyeceklerin artık diyet listelerine girme zamanı geldi. Zaafın olan yiyeceklerin aslında seni diyete motive edebileceğini söylesem ne dersin? Tıbbi bir gerekçe olmadığı takdirde hiçbir yiyeceği kendine yasaklama. Hayatından tamamen çıkarmak yerine, ne kadar yer vermen gerektiğini öğrenip, keyifli bir diyet süreci yaşamak için listeni hazırla. Günlük diyet kalori oranının yüzde 10’unu, keyif kalorisi için ayırabilirsin. Mesela 1.600 kalorilik diyet yapıyorsan, diyetinde 160 kalorilik bir çikolataya ne dersin? Şu an gülümsediğine eminim. İşte, kalıcı kilo kaybı için metabolizmanın o gülümsemeye ihtiyacı var.
KENDİ KENDİNİN AŞÇISI OL
“Hazırlarken doydum” cümlesini mutlaka duymuşsundur. Kendine yemek hazırla. Yemeğin hazırlık süreci aslında yiyecek ile tanışma sürecin. Ellerinle hazırladığın yemek ile mest olan metabolizman, iştah yönetimi konusunda inan daha başarılı. Dilersen önlüğünü takıp YouTube’daki Doya Doya Yaşam kanalımı ziyaret edebilir ve işe pilav tarifimi izleyerek başlayabilirsin.
EV TARTISINDAN KURTUL
Kendini tartmaktan vazgeç. Kendine iyi davrandığına dair alkışları tartıdan bekleme. Öncelikle evde tartılmak ile diyetisyen tarafından vücut analizi yapılması arasında oldukça ciddi bir medikal fark var. Evde sabah bu haftanın sonucu olarak görmüş olduğun -2 kg, vücut analizi sonucunda eğer kas ve su kaybı ise sonuç metabolizman için pek de sevindirici değil. Yıllara meydan okumak ve iyi çalışan bir metabolizmaya sahip olmak için kas kaybetmemen lazım. Bu konuyu lütfen önemse. Bugün kaybettiğin kaslar, yarın karın çevrene yerleşecek olan ısrarcı yağların olacak. Ev tartısının seni düşürdüğü diyet stresi tuzağını fark et ve o tartıdan kurtul.