ÇOCUĞUM TEK BAŞINA OYNAMIYOR
Uno veya Monopoly oynayalı daha beş dakika olmamışken, oğlunuz sizi Lego’larının başına çekiştirmeye başlıyor. Israrından sıkılıp tek başına oynamasını söylüyorsunuz. O da gidip oyun konsolunun karşısına oturuyor. Peki, tek başınayken bilgisayar oyunlarına dalıp gitmeden oyuncaklarıyla oynayabilmesi için ne yapabilirsiniz?
Onu cesaretlendirin. Patrice Huerre, oyun oynamanın çocukta spontane gelişen ve etrafıyla bağ kurmasını sağlayan bir aktivite olduğunu vurguluyor. Çocuklar genellikle ailece oynanan oyunları tercih ederken, tek başına olduklarında ebeveynin yanında olmamasını battaniye veya sarılabilecekleri bir oyuncakla telafi ederler. Ama ebeveynine aşırı ihtiyaç duyan çocuklar tek başlarına da kalabilecekleri konusunda mutlaka cesaretlendirilmeli ve anne-baba sevgisinin asla yok olmayacağı onlara anlatılmalı. Bütün günü işyerinde geçiren bir ebeveynle büyüyen veya kardeşinin doğumunu kıskanan bir çocuk için oyun, anne ve babası tarafından sevildiğinin ispatı gibidir. Ancak kendinizi zorlamak yerine yorgun olduğunuzu, oyun oynamak istememenizin kendisiyle hiçbir ilgisi olmadığını açıkça ifade etmeniz önemli. Daha sonra oynamak için ona söz verin ve kararınıza saygı duymasını rica edin. Tüm bunlardan sonra ona yarım saat bile ayırsanız üzülmez, çünkü önemli olan geçirilen zamanın uzunluğu değil kalitesidir.
Mizacına saygı duyun. Çocuğunuzun genel mizacı, kaçıncı çocuk olduğuyla da bağlantılı. En büyük veya tek çocuk, yalnız oynamaya daha meyilli olabilir. Aynı şekilde yetenekleri de oyun esnasında önem taşır. Hayal gücü kuvvetli bir çocuk etrafındaki her şeyi bir macera alanına çevirebilir; yaratıcı veya el işine yatkın çocuklar sürekli bir şeyler kurcaladıkları için onlar da sıkılmazlar. Eğer çocuğunuzun sık sık oyun arkadaşına ihtiyacı oluyorsa, arkadaşlarını eve daha sık çağırın veya onu sportif bir aktiviteye yazdırın.
Bilgisayar oyunlarına sınır getirin. Ders programlarının yoğunluğu ve gündelik hayatta fazlasıyla ekrana maruz kalma çocuğu tek başına oynanan oyunlardan uzaklaştırabilir. Günümüzde çocukların tıpkı yetişkinler gibi hareketsizliğe artık tahammülü yok. Ama yine de hayallere dalıp gitmesini ve tek başına oyun oynamaktan keyif almasını zorla dayatmamak gerekir. Zamanını nasıl değerlendirdiğine çok karışmadan, bilgisayar oyunlarına sınırlama getirerek izin vermeyi deneyin. “Bunu tamamen yasaklamak doğru değil” diyor Patrice Huerre ve ekliyor: “Oynadığı oyunun konusu, karakterleri veya oynarken hissettikleri üzerine sorular sorabilirsiniz; böylece sadece zaman geçirmek için değil, oyun oynarken düşünce sistemini de çalıştırıp çalıştırmadığını anlayabilirsiniz.“
İsteğini geliştirin. Tek başına oyun oynamanın keyfine varması için öncelikle iki kişilik, özellikle de el becerisi gerektiren oyunların keyfini tatmış olması gerekiyor. Onunla Lego’dan bir ev yapın. Bir sonrakinde kendi kendine bu işe koyulacak ve zorlu çalışmasının sonucunda ulaşacağı keyfi tekrar tatmak isteyecek. Son olarak, uzmanların seçtiği kitaplar ve aktivitelerle zaman geçirebileceği bir oyun merkezine birlikte giderek hem çocuğunuzun sosyalleşmesini hem de yeni aktiviteler keşfetmesini sağlayabilirsiniz.
Yazı: Anne Lanchon, Çeviri: Ceylan Özçapkın
Kaynak: http://www.psychologies.com.tr/cocugum-tek-basina-oynamiyor/