Fatih Kıral Mobilya’nın yöneticilerinden Oğuz Kıral’ın Anadolu Kavağı’nda bulunan evinde keşfe çıkıyoruz. Modern ve şehirli evin içinde, dünyaca ünlü tasarım markalarının özel parçaları ince bir zevkle bir araya getirilmiş.
Anadolu Kavağı’nın denize paralel sokaklarından birinde, yüksek taş duvarların ardında ince uzun bir sokaktayız. Bol ağaçlı ve orijinal dokusu fazla değiştirilmemiş sokaklardan biri bu. Canlı renklerle boyalı tahta evlerin arasından geçerek ulaştığımız bahçenin ardında, bizi bu nostaljik havadan çıkaracak modern bir ev buluyoruz. Alabildiğine ağaç ve yeşilliğin içinden ilerleyip evin kapısından içeri girdiğimizde ferahlık ve hafiflik hissi veren bir koku karşılıyor bizi. Evin sahibi Oğuz Kıral, bir buçuk yıl önce taşındığı, daha önce abisi Onur Kıral’ın oturduğu bu evi 15-20 gün gibi kısa bir sürede nasıl düzenlediğini anlatıyor. Daha önce kullandığı mobilyaların yanında, alıp kullanmaya fırsat bulamadığı aksesuarları ve yeni aldığı mobilyaları da ekleyip dekorasyonu tamamlamış Kıral. Evin küçük ama kullanışlı bahçesinin bir köşesi, babası Fatih Kıral ve annesine ait ev ile ortak kullanılıyor. Birbirinin benzeri ve ahşap ev görünümlü bu iki yapı, küçük bir bahçeden Boğaz’ı izliyor. Her yıl olduğu gibi bu yıl da nisan sonlarında başlayacak peyzaj çalışmaları, Oğuz Kıral’ın yakın arkadaşı Sıla Alpar tarafından yapılacak. Bahçenin alt bölümünde garaj olduğu için toprak derinliği oldukça az ve bu nedenle sadece yaz aylarında peyzaj yapılabiliyor. Kış bahçesiyle yakın temas halindeki salon bölümünün bir diğer köşesinde, doğrudan mutfağa açılan yemek bölümü bulunuyor. Kapı girişi bölümü, ışıltılı ve beyaz tonlarda düzenlenmiş. Fatih Kıral Mobilya’nın özel üretimi olan vestiyer, ayna kapaklarıyla dar giriş bölümüne ferah ve derinlikli bir görünüm kazandırmış. Zeminde doğal görünümlü mermer döşeme var. Bu döşeme ve uygulaması, Han Stone’a ait. Tabloların altında ise evin köpeğine ait ve Blank Decora markalı bir banket koltuk bulunuyor. Giriş bölümünden salona geçtiğinizde, sizi, dekorasyonun başrolündeki gri ve tonları karşılıyor. Duvarlarda farklı bir boya uygulaması var. Ev sahibi “Duvarlarda başta brüt beton uygulaması yapacaktık fakat çok vaktimiz olmadığı için bu tekniği boya ile uyguladık. Bu uygulama aşama aşama gelişen bir çalışma olduğu için brüt beton görünümünü elde etmek yaklaşık üç günümüzü aldı” diyor. Evin alt katındaki tüm duvarlarda bu gri boya uygulaması tercih edilmiş. Gri tonlarındaki tekli koltuk, Schnadis Home marka. Kolçaklarında kullanılan gümüş kol detaylarının, evin genelindeki gümüş malzeme kullanımıyla uyumlu olmasına özellikle dikkat edilmiş. Hemen yanındaki kahverengi deri koltuk ise Diana Brown marka. Klasik bir tasarım olan deri koltuk, evin genelindeki maskülen tavrı güçlendirmek için kullanılmış. Oğuz Kıral, koltukla birlikte gelen yastıkları, evindeki yastıklarla birlikte kullanmış. Bu “country” görünümlü büyük mobilyaları tamamlayan asıl parçalar ise aydınlatmalar. Ev sahibi loş ışığı tercih ettiği için sarkıt aydınlatma yerine lambader ve abajurlar kullanılmış. Barbara Barry markalı klasik, sade ama şık tasarımlar, odanın köşelerine yerleştirilmiş. Orta sehpanın üzerinde irili ufaklı mumlar ve difüzörler bulunuyor. Az sayıdaki küçük aksesuarlarla birlikte kullanılan ve deri detayı sayesinde maskülen bir stile kavuşan orta sehpanın üzerinde, Thomasville marka tepsi var. Parkeler, orijinal halinde bırakılmış. Yerdeki hasır görünümlü country halı ise Diana Brown markasından seçilmiş. Salondaki başta olmak üzere evin tüm perdeleri aynı gri tonlarından ve mümkün olduğunca düz bir stilde seçilmiş. Perde G firmasına yaptırılan perdeler, bahçedeki ağaçların daha da görünür olmasını sağlamış. Salonda bulunan yemek bölümünde de gümüş malzemenin bolca kullanıldığı görülüyor. Yemek masası, Diana Brown markasından alınmış. Sacdan imal edilen bu masa, ağır görünse de aslında son derece hafif ve kullanımı kolay bir mobilya. Sandalyeler de, yine aynı markanın aynı serisinden seçilmiş. Gümüşle uyumlu ve gri keten kaplı koltuğun sırt bölümünde de yine gümüş kuplar var. Aynı markadan alınan vitrin ve dresuar da yemek bölümünü kusursuzca tamamlıyor. Duvarda, kumaş üzerine boyama tekniğiyle yapılan çalışmalar asılı. Hayvan figürlü ve sınırlı sayıda üretilen bu çalışmalar, ev sahibi Oğuz Kıral’ın köpek sevgisini anlatıyor: “Öğrenciyken Londra’dan almıştım. Bu ev, hayvan temalı bir ev olduğu için çok yakıştığını düşünüyorum. Duvarda siyah çerçeveler ile birlikte kullandık.” Yemek bölümündeki dresuarın üzerinde duran yeşil kaftan, Oğuz Kıral’ın annesinden hediye. Hemen yanındaki aksesuar ise Amsterdam seyahatinden alınmış. Bu bölümde, kalabalık görünümü engellemek ve daha ferah bir atmosfer yaratmak için kullanılan cam aksesuarlar, hemen göze çarpıyor. Cam fanuslar, Diana Brown marka. Yemek odasının köşesinde, kış bahçesinin hemen girişinde bulunan beyazlar içindeki davetkâr mutfak, Fatih Kıral Mobilya’nın özel tasarımlarından biri. Evdeki hazır mutfak mobilyasının sadece kapaklarını değiştiren Oğuz Kıral, tezgâh bölümünü aynı haliyle kullanmış. Ev, alışılmışa göre daha karanlık olunca Kıral, mutfağın daha aydınlık olmasını istemiş ve bu nedenle burada beyaz lake tercih etmiş. Alt katın en çok ışık alan bölümü olan kış bahçesi, boydan boya cam kaplı ferah bir kutuyu andırıyor. Kıral “Kış bahçesinin favorisi olan ve eski yazlığımızdan kalma Bevan Funnell marka koltuklar, eskiden kahverengiydi; boyatıp kumaş kılıflarını değiştirttik” diyor. Küçük yemek masası Smania markasının Kosta Rey serisine ait. Sandalyelerle takım olarak alınan mobilya, tik ağacından yapılmış, ayak bölümlerinde de metal parçalar kullanılmış. Gümüş malzeme uyumu, dış mekân mobilyalarında da devam ettirilmiş. Üst kata çıkan merdiven bölümünde, duvar uygulaması, yerini duvar kâğıdına bırakıyor. Dreams Wallpaper & Fabrics marka duvar kâğıdı, gri tonlarında seçilmiş; koyu renk ahşap merdivenlerle birlikte ciddi ve olabildiğince sade bir havaya bürünüyor. Oğuz Kıral, bu bölümde, göz yormayan ve hafif bir geçiş olmasını istemiş. Duvarlardaki aplikler Özartaş markası tarafından özel olarak tasarlanmış. Duvarın devamındaki ve daha çok dış mekânlarda kullanılan Dialma marka duvar notluğu, ev sahibinin arkadaşından hediye gelen notluklarla birlikte kullanılmış. Üst kata çıktığımızda bizi, duvara asılı bir Beatles panosu karşılıyor. “Abimle Londra’da yaşarken, oradaki ünlü Beatles stüdyosunun önünden geçerdik. O zamanlardan kalma bir hatıra olsun diye Türkiye’ye dönerken yanımızda getirdik” diyor Kıral. Evin çok daha fazla ışık alan bu bölümünde yer alan yatak odası, beyazlar içinde. Yatak başı, yatak ve komodinler Fatih Kıral Mobilya tasarımı. Yatak başı, alışılageldiği gibi tek boyutlu değil; yatağı kavrayan üç boyutlu ve kol uzantılı bir formda tasarlanmış. Aplikler, Özartaş markasından seçilmiş. Yatak örtüsünü Londra’da yaşadığı dönemde alan Oğuz Kıral, o yıllardan beri severek kullandığını söylüyor. Duvarda ev sahibinin arkadaşından hediye gelen bir “Dreamcatcher” asılı. Yatak odasının bir köşesinden girilen giyinme odası da Fatih Kıral Mobilya tasarımlarından biri. Açık raf sistemi kullanılan oda, düzenli bir alan olarak tasarlanmış ve yatak odası içinde göze batacak bir karışıklığı önlemek amaçlanmış. Üst katın tamamını kaplayan kırık beyaz tonundaki halıfleks uygulaması ise Bitez Halı’ya yaptırılmış. Yatak ucunda ve odanın diğer köşesinde bir televizyon izleme bölümü bulunuyor. Yatak bölümündeki kahve ve beyaz birlikteliği, odanın diğer ucunda yerini siyah parlak lake ve keten kırık beyaz tonlarına bırakıyor. Schadig marka koltuklar, Smania marka televizyon ünitesi ve sehpası, bu bölümün demirbaşlarından. Televizyon bölümünden geçilen banyoda ise, siyah beyaz birlikteliğinin klasik kontrası tercih edilmiş. Siyah ve damarlı bir mermer tercih edilen zeminle uyumlu olması için banyonun tamamında krem ve siyah renkleri uygulanmış. Fatih Kıral Mobilya tasarımı lavabo, varaklı bir ayna ile birlikte kullanılmış. Böylece modern görünümden klasik görünüme hafif bir geçiş amaçlanmış. Bu damarlı mermer uygulaması, Han Stone markasına yaptırılmış. Lavabo aksesuarları ise Oğuz Kıral tarafından bir Amsterdam seyahatinde alınmış. Bu banyo aksesuarlarının yanında Yargıcı Home’dan alınan mini bir sabunluk yerleştirilmiş. Banyonun bir bölümündeki duvar kâğıtları, evin diğer duvar kâğıtları gibi Dreams Wallpaper & Fabrics marka. Klozetin üstündeki mini tablolar ise Kıral için özel bir anlam taşıyor: “Bu retro tablolar, doğduğum evde vardı ve çocukluğumda çok severdim. Buraya taşınınca bu tabloları annemden hediye olarak aldım.”
“Bu evin hâkim renkleri beyaz, gri ve kahverengi. Aksesuarlarda ise gümüşler var. Onun dışındaki şeyleri tasarlarken doğadan ve yeşilliklerden yardım alıyorum.”
Koltuğun arkasına asılan ve odanın en dikkat çekici parçalarından biri olan duvar panosunun bir hikâyesi var: “Bu panoyu, Londra’da okurken Porto Bello’dan almıştım ama bugüne kadar hiçbir evime asamamıştım. Bu evimde değerlendirmek istedim ve çerçevelettim. Aslında bu pano, üzerinde, Londra’daki otobüslerin üstünde yazan mahalle isimlerinin bulunduğu bir tabela.”