Eğer bu cümleyi kurabiliyorsan, seni tebrik ediyoruz. Sigarayı bırakarak özgürleşmeyi seçtiysen, işte sana bazı çıkış yolları…
Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre bugün dünyada yaklaşık 1,1 milyar kişi sigara içiyor ve sigaranın, akciğer kanseri ve KOAH gibi en öldürücü hastalıklarla direkt olarak bağlantısı var. Sigara bağımlılığı hafife alınmaması gereken bir durum ve bırakmak, asla pişmanlık duymayacağın bir karar. Yukarıdaki bilgilere rağmen maalesef Türkiye’de durum pek iç açıcı değil. Dünyada tütün tüketiminde genel bir düşüş gözlemlense de, Sağlık Bakanlığı’nın son verilerine göre Türkiye 2008’deki sigara içme oranlarına geri dönmüş durumda. Eğer sen de sigara içiyorsan bu verilere maalesef katkıda bulunuyorsun.
Sigarayı bırakmak her şeyden önce kendi iradenle vermen gereken bir karar; ancak Türk Toraks Derneği Tütün Kontrolü Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Oğuz Kılınç, bu süreçte sadece iradenin yeterli olmayabileceğini ifade ediyor: “Sigara bağımlılarının beyni, nikotini yemek, su, uyku gibi vazgeçilmez bir fizyolojik ihtiyaç olarak tanımlar. Bıraktığında aç, susuz, uykusuz kalmış gibi hissedersin” diyor ve ekliyor: “Sigarayı sadece irade gücüyle bırakmak bu nedenle kolay değildir. Çünkü sigarayı terk ederken yaşanan sıkıntıların çoğu iradeyle kontrol edilemez.”
Daha önce sigarayı bırakmayı denediysen ancak başarısız olduysan, iradesiz olduğunu düşünme ve cesaretini kırma. Günümüzde bu bağımlılıktan kurtulmak için pek çok seçenek var. Sana uygun olanı belirleyip harekete geçebilirsin. İşte seçeneklerin…
“Alo, Sigarayı Bırakabilir Miyim Lütfen?”
T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından sürekli denetlenen ALO 171 Sigara Bırakma Danışma Hattı, 7 gün 24 saat hizmet sunan ve sigarayı bırakmak isteyenlere uzman personeliyle destek olan ücretsiz bir danışmanlık hizmeti. Eğer sigarayı bırakma konusunda kafanda soru işaretleri varsa alo171.saglik.gov.tr adresini ziyaret etmeni kesinlikle tavsiye ederiz. Sitedeki “Bırakmaya Hazır Mıyım?” testini çözerek kararlılığını ölçebilir, “Ne Kadar Bağımlıyım?” adlı Fagerström Bağımlılık Testi’ni cevaplayarak bağımlılık düzeyini öğrenebilirsin. Ayrıca sigarayı bırakmanın maliyeti, faydaları, aşabileceğin durumlarla ilgili de pek çok bilgi mevcut.
Sitedeki takvimden bir bırakma tarihi (bu tarih ne kadar yakın olursa o kadar iyi) belirledikten sonra özgürleşme yolculuğuna başlıyorsun. Danışma hattına gelen çağrılar, sigara bırakma konusunda eğitim almış operatörler aracılığı ile 7/24 karşılanıyor. Bu hattı aradıysan, sigarayı bırakma planın çerçevesinde belli aralıklarla sana geri dönüş aramaları yapılarak, durumunun takibi yapılıyor. Hepsi bu kadar da değil: Türkiye’nin her yerinde yüzlerce Sigara Bırakma Polikliniği bulunuyor. Yaşadığın ile göre web sitesinden bakıp bu adreslerden birini ziyaret edebilirsin. Şu ana kadar tam 39.879 kişi sigara bırakma destek programına katılmış. Bağımlılıktan kurtulanlardan biri de sen olabilirsin.
Biorezonans Yöntemi
Sigara bağımlılığı için uygulanan bazı bütünsel yaklaşım yöntemleri de son yıllarda oldukça popüler. Başarı oranı epey yüksek olan Almanya kökenli bir yöntem olan biorezonans, hastalığa neden olan gerçek sorunu tespit ettikten sonra kişiyi bütünsel olarak ele alıp buna göre frekans tedavisi yapan bir yöntem.
Bu yöntem eskiden Mora Terapi olarak da biliniyordu; bugün gelişen teknolojilerle birlikte artık Mora Terapi’de kullanılan cihazlar kullanılmıyor ve bu işlemlerin hepsine Rezonans Terapileri deniyor.
Neosante & NEO.Clinics’in kurucusu Dr. Ersal S. Işık, biorezonans tekniğinin bağımlılıklar ve kilo vermeye odaklı özel şekli olan rezonans terapilerinden bahsederken bu işlemi aşılamaya benzetiyor. Biorezonans, birbirinin ayna görüntüsü iki frekansın birbirini yok edeceği bilgisinden yola çıkıyor. İçilen sigaradan alınan frekans (elektromanyetik yayılım), elektronik olarak ters çevrilerek çok küçük elektromanyetik sinyaller şeklinde vücuda veriliyor. Yapılan işlem, vücuda düşük frekanslarda (radyo sinyalleri gibi) yayın yapmak gibi gerçekleşiyor. Kısacası bağımlılık yapan maddenin çevresine yaydığı frekansların vücuttan silinmesi işlemi de denebilir.
Bu terapide sigarayı bırakmak için genelde 40-50 dakika süren tek bir seans yeterli oluyor ve terapiye giren kişi işlem esnasında rahatlama ve sakinleşme dışında hiçbir şey hissetmiyor. İlk seansın ardından vücudun yeni enerjisel duruma adaptasyonu için gerekli süre 48 saat; yani bu süre içinde kişinin sigara içme isteği olsa da direnmesi gerekiyor. Eğer 48 saatin ardından hâlâ bir sigara içme isteği varsa, o zaman destek seansı veriliyor.
Tiryaki olduğun için bu yöntemin sende işe yaramayacağını düşünme çünkü rezonans terapilerinde bağımlılık arttıkça tedavinin etkinliği de artıyor. Dr. Ersal S. Işık, “Terapinin en belirgin özelliği vücutta nikotin isteğinin azalması. Nikotine karşı bağımlılık, sigaranın kullanıldığı yıl sayısı ve içilen miktar doğrultusunda artar. Biorezonansın etki mekanizmasını düşündüğümüzde madde bağımlılığı arttıkça, terapinin tetiklediği temizlenme etkisinin de artacağını düşünebiliriz. Yani terapilerin etkisi, vücut ne kadar kirli ise o kadar belirgin olacaktır.”
Neosanta bünyesinde şu ana kadar 12 binden fazla kişiye bu terapi yöntemi uygulanmış ve toplam istatistiklere göre yapılan seanslar kişilerin yüzde 96,5’inde etkili olmuş.
İşte sana bir başarı öyküsü: WH Görsel Yönetmeni Emine Konuk Önbaş, son sigarasını rezonans terapisi sayesinde 2014 yılında içmiş. Bir gün yokuş çıkarken çıkardığı hırıltılı sesten sonra sigarayla arasına mesafe koyması gerektiğini anlamış. “Aslında hiç başlamamam gerekirdi ama bırakmak için de hiçbir zaman geç değildi” diyen Emine, yaptığı araştırmalar sonunda rezonans terapisi ile tanışmış. Terapiye girmeden önce iki adet sigara içerek “elveda” demiş. Terapi sonrası sigara paketini ve çakmağını orada bırakmış.
O günden bu yana da, yaklaşık dört senedir sigarasız bir yaşam sürüyor: “Artık yokuşları koşarak, yediğim yemeğin tadını çıkararak ve saçımdaki sigara kokusundan arınmış olarak hayatıma sağlıklı bir şekilde devam ediyorum.”
KİLO ALMAMAK İÇİN
Sigarayı bıraktıktan sonra kilo almaktan mı korkuyorsun? Ancak bu bahanenin arkasına saklanarak yaşayamazsın. Üstelik mutlaka kilo alacaksın diye bir şey yok: Aşağıdaki taktiklerle zararlı alışkanlığına kilo almadan veda edebilirsin.
AKTİF KAL
Modunu yüksek tutmak için vücudundaki serotonin ve dopamin seviyelerini de yüksek tutman gerek. Ancak bunu yemek aracılığı ile yapmamalısın. Onun yerine sağlıklı alışkanlıklara yönel. Psikoterapist ve Nöroterapist Dr. Mike Dow, “Örneğin yüksek sesle müzik dinlemek ya da kick boks yapmak, vücuda dopamin salgılatan aktivitelerdir” diyor ve ekliyor; “Ayrıca sevdiğine ya da evcil hayvanına sarılmak, arkadaşlarını aramak ya da uzun yürüyüşlere çıkmak da serotonin seviyesinin artmasını sağlar.”
KISITLAYICI DİYETLERDEN UZAK DUR
Karbonhidrata tövbe etmenin akıllıca bir hareket olduğunu düşünebilirsin ancak iştahını kontrol altında tutmak için vücudunun ona ihtiyacı var. Beslenme Uzmanı Dr. Melina Jampolis, “Tam tahıl gibi akıllı karbonhidratlar, meyve ve sebze tüketirsen hem açlık krizini önlersin hem de kaygıyı kontrol etmek için serotonin salgılarsın” diyor.
SAKIZ ÇİĞNE
Sigara içmenin bir de “ağız alışkanlığı” bölümü var, unutma. Bunu telafi etmek için öğünler arasında şekersiz sakız çiğneyebilirsin. Jampolis, “Sigaranın oral uyarıcı özelliğinden dolayı bıraktıktan sonra dolaylı ya da direkt olarak iştahın artabilir. Sakız çiğnemek ağzını meşgul tutar. Ayrıca yapılan çalışmalar, sakız çiğnemenin kilo vermeye bile yardımcı olduğunu gösteriyor” diyor.
PROTEİNİ ARTTIR
Sigarayı bıraktığında yağsız et, yumurta, soya ve fındık-fıstık ezmeleri gibi yiyecekler seçeneklerin arasında yer almalı. Jampolis, her öğünde aldığın proteinin gün boyunca kan şekerini ve açlığını kontrol etmene yardımcı olacağını söylüyor.
RUTİNİ BOZ
Her sabah 10.30’da iş arkadaşlarınla sigara molasına mı çıkardın? Aranı 10.00’da ver, sigaranın kokusu ve görüntüsünden uzak durmak için molalarda kısa yürüyüşlere çık. Jampolis, tıpkı yeme alışkanlıkları gibi sigara rutininin de bağımlılığa katkıda bulunduğunu söylüyor.